Nilüfer Belediyesi’nin NİLKOOP ile iş birliği yaparak hazırladığı ve BEBKA’nın 2022 Yılı Kırsal Kalkınma Mali Destek Programı’ndan hibe alan “Nilüfer Tıbbi ve Aromatik Bitki İşleme Tesisi Projesi” kapsamında eğitimler başladı.
Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı’dan (BEBKA) 2022 Yılı Kırsal Kalkınma Mali Destek Programı kapsamında Nilüfer Tıbbi ve Aromatik Bitki İşleme Tesisi Projesi ile hibe alan Nilüfer Belediyesi, NİLKOOP ile birlikte yürüttüğü projeyle ilgili çalışmalara hız verdi.
Nilüfer Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü ve Strateji Geliştirme Müdürlüğü Nilüfer İnovasyon Merkezi koordinasyonunda yürütülen proje kapsamında Hasanağa Mahallesi’nde “Tıbbi ve Aromatik Bitki İşleme Tesisi” nin yer alacağı binanın çalışmaları devam ediyor.
Nilüfer’de bir ilk olacak olan tesis, Bursa genelindeki mevcut tesisler arasında da modern ve teknolojik yapısıyla fark oluşturacak. Tıbbi ve Aromatik Bitki İşleme Tesisi’nde, Nilüfer’in çok mahallesinde üretimi yapılan lavanta, nane, biberiye, adaçayı, ölmez otu, melisa, tıbbi papatya, civanperçemi, ıtır, kekik ve defne gibi tıbbi ve aromatik bitki türleri distilasyon yöntemiyle işlenecek. Distilasyon işlemi sonucunda uçucu yağ, hidrosol elde edilecek. Ayrıca elde edilen uçucu yağ ve hidrosol, sabun ve krem gibi katma değeri yüksek ürünlerin üretiminin yanı sıra ilaç, kozmetik ve kimya sanayinde de hammadde olarak değerlendirilecek.
Proje kapsamında. kırsalda üretim yapan çiftçilere ve konuya duyarlı kentlilere de eğitimler
verilecek. Eğitimlerde konuyla ilgili bilincin arttırılmasının yanı sıra tarımsal üretim oranı ve
ürün çeşitliliği yüksek olan Nilüfer İlçesi’nde kaynakların daha iyi kullanılması, üretimin
nasıl yapılacağı ve elde edilen ürünlerin nasıl değerlendirileceği konusunda da katılımcılar
bilgilendirilecek.
Proje kapsamında öngörülen eğitimler, çiftçiler ve projede yer alan belediye personelinin de
katılımıyla Akçalar Çiftçi Evi’nde başladı. Düzenlenen ilk eğitimde ziraat mühendisi Kemal
Özdemir, Bursa’da hangi bitkilerin tarımının yapıldığını, bunlara sağlanabilecek katma değer,
bu bitkilerin satılabileceği alanlar, tarımda karşılaşılan sorunlar ve çözüm önerilerini anlattı.
Tıbbi ve aromatik bitkilerin farklı bir alan oluşturduğuna dikkat çeken Özdemir, kolektif bir
çalışma alanı gerektiği için kooperatifleşmenin önemine değindi. Üreticinin kesin bir
pazarının da olması gerektiğini vurgulayan Özdemir, çiftçinin bunlardan çekindiğini
belirterek, “’Ne getirecek? Ne kadar kazandıracak?’ diye çekiniyorlar. Zincirin içine girdikten
sonra bunların tarımında daha iyi noktaya gidilebileceği ve çiftçinin daha iyi verim alabileceği
düşünüyorum” dedi.
Bu alanda bilinç ve ilginin olması gerektiğini dile getiren Özdemir, lavanta örneği vererek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Lavanta deyince bir sürü alt türleri var. Bu pazar alanını da değiştiriyor. Bir kozmetikte, bir de sağlıkta kullanılan var. O yüzden bunların pazar alanlarının da değişmesi gerekiyor. Dikerken bilinçli tarım önemli. Ben onu kime, neye üreteceğimi bilmem gerekiyor. Arz talep ilişkisi olmalı.”
EHA - Yılmaz Efe - Bursa