Dün Bursalı çiftçilerin artan maliyetlerden dolayı satamadıkları domates ve karpuzların tarlada kalması üzerine yaptıkları yol kapatma eylemi ülke gündeminin ilk sıralarında yerini almayı başarmış çok sayıda siyasi isimden de destek mesajları almıştı. 4 buçuk saat süren eylem, valilikten açıklama gelmesi üzerine son bulmuştu. Bursalı çiftçilerin kararlı bir şekilde gerçekleştirdikleri eylemlerinde attıkları "Hükümet istifa" sloganları çok büyük ses getirmişti. Başka illerden de katılımın yoğun olduğu eylemde yanlış tarım politikaları eleştirilmişti. Çiftçilerin 4 buçuk saat süren ısrarlı bekleyişi Bursa Valisi Mahmut Demirtaş'ın gerekli çalışmaların yapılacağı açıklamasını yapması üzerine son bulmuştu. 
Bursalı çiftçilerin çok konuşulan ve çoğu vatandaş tarafından takdir gören bu eylemi akla daha önce Bursa'da yapılan ve ülkeye yayılan eylemleri getirdi. 
Osmanlı'nın ilk başkentleri arasında yer alan, birçok padişaha ve medeniyete ev sahipliği yapmış, ilk ticari sözleşmelerin yapıldığı, tekstil, sanayi, ipekçilik, çinicilik, tarım gibi önemli iş kollarının oldukça gelişmiş olduğu Bursa, bu alanlarda çalışan işçi sayısıyla da ülkenin önemli şehirlerinin başında gelmektedir. Bu kadar çok iş kolu ve işçi barındıran Bursa'da belli dönemlerde grevler ve eylemler olmuş ancak en çok ses getireni şüphesiz Bursalı ipek işçisi kadınların yaptığı eylem olmuştur. 
BURSALI KADIN İŞÇİLERİN TARİHİ EYLEMİ 
Sanayinin ilk kurulduğu 1860'lı yıllarda Bursa'daki işçilerin neredeyse tamamı kadın ve kız çocuklarından oluşuyordu. Ağır koşullarda ve düşük ücretle çalıştırılan kadınlar daha fazla dayanamayıp 3 Ağustos 1910 tarihinde "Koza fabrikalarının tüm işçileri adına" imzasıyla Türkiye tarihinin ilk kadın grevi için çağrıda bulundu. Talepler ise çalışma saatlerinin azaltılması, ücretlerin 8-10 kuruşa çıkarılması, en az bir saatlik öğle yemeği molası, iş düzeninde değişiklik yapılması, işe alınmalarda kolaylık gösterilmesi, sertifika göstermeden çalışılabilmesi olmuştu. Osmanlı dönemine dayanan eylem il sınırlarını aşmış İstanbul'a kadar ulaşmıştı. Hüdavendigar Vilâyetinden Nafıa Nezaretine gönderilen 3 Eylül 1909 tarihli bir telgrafta insanlık dışı çalışma koşulları belgelenmişti.
Telgraf, Bursa'daki ipek fabrikalarında çalışan kadın işçilerin üçer kuruş ücretle günde on dört saatten fazla çalışmaya zorlandığını söylüyor, sağlıklarını tehdit edildiği belirtiliyordu. İpek fabrikalarındaki işçiler hakkında incelemelerde bulunmak üzere nezaretten bir memurun gönderilmesi ve mesai saatlerinin değiştirilmesi talep edilmişti.Dönemin bakanları gerekli kurumlarla bir araya gelip Türkiye'nin işçi eylemleri için oldukça önemli olan o belgelere imza atmış. 3 bini aşkın Bursalı ipek işçisi kadınlarının eylemi her ne kadar olumlu sonuçlara ulaşmasa da fabrikatörleri derinden tedirgin etmiş ve 1910 yılının en büyük toplumsal kadın işçi hareketi olarak tarihe geçmiştir. Bursa ipek fabrikalarında çalışan kadın işçiler, sonraki birçok direniş ve greve ilham olmuşlardır.
DİRENİŞİN BELGESİ 'GREV'
Bursalı kadın işçilerin müthiş örgütlenmesiyle başlayan eylemleri filmlere ve kitaplara konu olmuş. 2021 yılında gösterime giren Metin Yeğin'in senaryosunu yazdığı ve yönetmenliğini yaptığı, çekimleri Türkiye ve İspanya'da yapılan 'Grev' filminin başrollerinde, La Casa de Papel dizisinde Lizbon karakterini canlandıran Itziar Ituño Martínez, Tansel Öngel, Pelin Batu, Orhan Alkaya ve Nihan Aşıcı yer alıyor. Yüzyıl öncesinde yaşanan olayı bugüne aktaran film kadın işçilerin direnişini aktarmak için önemli bir belge olma özelliği taşıyor.
EHA - Yılmaz Efe - Bursa