Ramazan’ın bitmesi ile yeni sürece metabolizmamız daha rahat nasıl uyum sağlayabilir? “Bu Ramazan Bayramı’nda üzülerek söylüyorum ki çok sayıda insan kalp krizi ile ilgili problemler yaşayacak. Bunu bilerek davranmalı, alışverişimizi buna göre yapmalıyız” diyen Tıbbi Beslenme Uzmanı Dr. Eyyüb Yılmaz, Ramazan’dan sonraki dönemde hayvansal protein kaynaklarını, sütü, peyniri, dana etini ve balığı azaltmak gerektiğine dikkat çekti.
Ramazan’ın bitmesi ile beraber özlediğimiz kahvaltı sofralarına, öğlen yemelerine kavuşuyoruz. Özlediğimiz kahvaltı sofraları ve öğlen yemekleri ne kadar masum? 1 ay boyunca uzun saatler aç ve susuz kalan vücudumuzu normal düzene nasıl adapte edebiliriz? Ramazan sonrası sağlıklı beslenmede hangi gıdalardan özellikle kaçınmalı, vücudumuzu nasıl beslemeliyiz? Ramazan sonrası sağlıklı beslenmeyle ilgili merak edilen soruları yanıtlayan Tıbbi Beslenme Uzmanı Dr. Eyyüb Yılmaz, “Bayramda insanların önünde çok önemli bir risk var. Fizyolojiye aşırı derecede yüklenmeler şu süreçte çok ciddi bir risk taşıyabilir. Taşıdığı risk de şundan kaynaklanıyor: İnsanlar maalesef ki pandeminin etkisiyle yoğunlaşma veya pıhtılaşma da hızlanma ile ilgili bir problem yaşıyor. Şunu rahatlıkla iddia edebilirim ki, global anlamda insanoğlu hiçbir dönemde bu kadar kanının yoğunlaştığı bir dönemi yaşamadı. Kan yoğunlaşması beraberinde bazı problemleri de getiriyor. Kan yoğunlaşması ile beraber yaşanan problemler nelerdir? Kan yoğunlaştığında ne tür sağlık sorunları bizleri bekliyor? Majör bekleyen risk kalp krizidir" dedi.
“Bu Ramazan Bayramı’nda üzülerek söylüyorum ki çok sayıda insan kalp krizi ile ilgili problemler yaşayacak. Bunu bilerek davranmalı, alışverişimizi buna göre yapmalıyız” diyen Dr. Yılmaz, kanı yoğunlaştıran besinleri azaltmak gerektiğini ifade ederek şu bilgileri verdi:
“Bu süreçte hayvansal protein kaynaklarını, sütü, peyniri, dana etini ve balığı azaltmak gerekiyor. Balık protein kısmıyla aynı etkiyi yapmaktadır. Balık, yağlı kısmıyla kanın sıvılaşmasında katkı sunmaktadır. Yağlı balıklar burada istisnadır demek istiyorum. İnsanların kanlarının pıhtılaşmasının getirdiği başka sonuçlardan bir tanesi de yüksek tansiyon. Korona sonrası tanıdığım, bildiğim birçok insanda tansiyon yüksekliği problemi yaşanıyor ve bu insanların çoğu koronaya bağlı bu tansiyonu ciddiye almıyorlar. Ciddiye almadıkları için de doktorlarının onlar için yazdığı tansiyon ilaçlarını kullanmıyorlar. Bu durum da onların sağlık süreçlerinde ciddi bir kalp krizi riskini artırıcı hale getiriyor.
Korona sonrası tansiyon yüksekliği problemi yaşayanlar daha dikkatli davranmalılar. O da tansiyona bağlı hem kalp krizi riski artar, hem de beyin kanaması riski artar. Etrafınıza bakarsanız çok sayıda genç insanın kalp krizi ve felç geçirdiğini görebilirsiniz. Bunun sebebi kanı pıhtılaştıran besinlerden kaynaklıdır, kanı sıvılaştıran besinleri daha fazla tüketmeliyiz. Maalesef kanı yoğunlaştıran eti peyniri rafine ekmeği fazla seviyoruz ve tüketiyoruz, kanı sıvılaştıran sebze ve meyveleri ise az tüketiyoruz.”
Bayram sürecinde daha fazla yeme arzusunun devreye girdiğini ifade eden Yılmaz, son olarak şunları söyledi: “Lütfen kanı pıhtılaştıran hayvansal proteinleri azaltın. Rafine karbonhidratlardan uzaklaşmak gerekiyor. Lifsiz besinlerden uzaklaşmak gerekiyor. Şeker ve GDO’lu tahıllardan uzaklaşmak gerekiyor. Bizi bekleyen en önemli riskler bunlardır ve bunları azaltmak gerekiyor. Bunları azaltamazsak kalp krizi ve sonrasında tansiyon yüksekliğine bağlı beyin kanamaları risklerinin çok olduğunu göreceksiniz.”
EHA