Modern tıpta gelişmeler baş döndürücü şekildedir ve çok hızlı yol kat etmektedir. Bu da hastaların sağ kalımını daha da artırmakta, dolayısıyla daha komplike hastalar ile karşılaşılmaktadır. Bu bağlamda Doruk Sağlık Grubu Nilüfer Hastanesi Onkoloji Teşhis Tanı ve Tedavi Merkezi bünyesinde bu tarz hastaların değerlendirilmesi, en doğru tedavi şekline ulaşılması için ilgili branşların bir araya gelerek multidisipliner tümör konseyleri oluşturulmuştur.
Bu konseyin oluşmasında öncülük eden Prof. Dr. Turgut Kaçan ve Prof. Dr. Bülent Orhan tıbbi onkoloji uzmanı olarak yer alırken, bu konseyde ayrıca radyasyon onkolojisi uzmanı, patoloji bölümü, radyoloji, girişimsel radyoloji, genel cerrahi, cerrahi onkoloji uzmanı, beyin cerrahisi, KBB uzmanı, göğüs hastalıkları ve göğüs cerrahisi uzmanı, üroloji uzmanı, kadın doğum ve jinekolojik onkoloji uzmanı gibi branşlarda yer almaktadır.
Çalışmalarıyla ilgili açıklamalarda bulunan Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Turgut Kaçan “Bu konseylerdeki görüşme ve tartışmalar değerlendirildiğinde hem hasta hem de hekim açısından son derece önemlidir. Çünkü hastalığın tüm boyutları ve en ince detayları ile ele alınarak güncel literatürdeki gelişmeler sunulmakta bu sayede hekimler arası iletişim sağlanmakta ve literatür sürekli takip edilmektedir. Aynı zamanda hekimler arası iletişiminde daha iyi olmasını sağlamaktadır.
Hasta için ise bu konseyler sayesinde merkezimizde tedavi olan tüm hastalarımız ilgili uzmanları tek tek gezmekten kurtularak, hastalığının tüm boyutları ile araştırıldığının verdiği güvenle tedavisine devam etmektedir. Peki bu konsey nasıl işlemektedir? Haftanın belirli gün ve saatlerinde olmak üzere konseylerde görüşülecek vakalarla ilgili olarak ön hazırlıklar yapılır, vakayla ilgili her hekim ve uzman konseye davet edilir. Hekimler arasında vaka ile ilgili gerçekleşen bilgi alış verişi, deneyimlerin ve güncel bilgilerin paylaşılması ile her bir vakanın mevcut durum analizi ortaya konarak en etkin tedavi planı hekimlerin ortak kararı ile belirlenir. Böylece hasta en uygun tedaviye ulaşmış olur” dedi.
Prof. Dr. Turgut Kaçan, örnek vermek gerekirse ileri evre akciğer kanseri, yada prostat kanseri olgusunda eskiden ileri evre olduğu için cerrahi yöntemler ve radyoterapi sadece destek (amaçlı) verilirken günümüzde gelişen teknoloji ve bilgiler sayesinde artık cerrahi ve radyoterapinin, girişimsel yöntemlerin de hastalıklarda güvenle kullanıldığını ve yarar sağladığını sözlerine ekledi. 
EHA - Yılmaz Efe - Bursa